KRONİK SANTRAL SERÖZ KORYORETİNOPATİLİ HASTALARDA DEPRESYON VE ANKSİYETENİN DEĞERLENDİRİLMESİ

Amaç: Kronik Santral Seröz Koryoretinopati (SSKR) hastalarında Beck Depresyon Ölçeği, Beck Anksiyete Ölçeği ve Anksiyete Duyarlılık İndeksi-3 ölçeği kullanılarak hastaların psikolojik durumlarını sağlıklı olgularla karşılaştırmak.
Gereç ve Yöntemler: Çalışmamız kesitsel klinik çalışma olarak planlanıp, Kasım 2023- Haziran 2024 tarihleri arasında Kronik SSKR tanısı ile Necmettin Erbakan Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Retina biriminde takip ve tedavi altında olan 18-60 yaş arası 25 kronik SSKR hastası çalışma grubunu oluşturdu. Yaş ve cinsiyet uyumlu rutin göz kontrolü için polikliniğe başvuran 25 olgu da kontrol grubuna dahil edildi. Hasta ve kontrol grubuna en iyi düzeltilmiş görme keskinliği ve intraoküler basınç ölçümü, detaylı bir ön segment ve fundus muayenesini içeren tam oftalmolojik muayene yapıldıktan sonra Anksiyete Duyarlılığı İndeksi-3 (ADİ-3), Beck Depresyon Ölçeği (BDÖ) ve Beck Anksiyete Ölçeği (BAÖ) testleri uygulandı.
Bulgular: İki grup arasında ortalama yaş ve cinsiyet açısından istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmadı (sırayla p=0.336, p=0.774). SSKR grubunda kontrol grubuyla karşılaştırıldığında BDÖ ve BAÖ skoru istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek bulundu (sırasıyla, p<0.001, p=0.013). Ayrıca SSKR grubunda ADİ-3 skoru da istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksekti. (p=0.015)
Sonuç: Kronik SSKR hastalarında sağlıklı bireylere kıyasla depresyon ve anksiyete skorlarının daha yüksek olduğu tespit ettik. Çalışmamızın sonuçları, psikolojik faktörlerin SSKR ile ilişkili olduğunu göstermektedir. Sağlık profesyonellerinin, uzun tedavi sürecinde ortaya çıkabilecek sorunları göz önüne alarak hasta merkezli ve etik değerlere uygun bir şekilde, yapıcı bir yaklaşımla her hasta için bireyselleştirilmiş olarak ve fiziksel sorunların yanı sıra psikososyal sorunların da yönetimini içeren uygulamalara yönelmelidir. Oftalmologlar, SSKR hastalarını tedavi ederken psikososyal destek veya müdahaleler için hastaları yönlendirmesi gerektiğini akılda tutmalıdırlar.